SHOULD HAVE +V3 :
-------------------------------
- I should have studied more for my test. (Sınavıma daha çok çalışmalıydım.)
- I should have eaten less. I weigh 150 kilograms. (Daha az yemeliydim. 150 kiloyum.)
- I should have listened to your advice. (Tavsiyeni dinlemeliydim.)
- I should have married her when I had the chance. (Şansım varken onla evlenmeliydim.)
- I should have called my mom more often when she was still alive. (Annem hala hayattayken, onu daha çok aramalıydım.)
- They should have gone with you. (Onlar senle gelmeliydiler.)
- I should have taken my credit card with me. (Kredi kartımı yanıma almalıydım.)
MUST HAVE + V3:
----------------------------
- She must have left the house by now; it’s nearly 11 o'clock. (Evden çıkmış olmalı. Saat nerdeyse 11.)
- I feel very sick. The fish I ate must have gone bad in the fridge. (Çok hasta/bulantılı hissediyorum. Yediğim balık dolapta bozulmuş olmalı.)
-They are late. They must have missed the bus. (Geç kaldılar. Otobüsü kaçırmış olmalılar.)
- My roommate didn’t come home last night. She must have spent the night at her boyfriend’s place. (Ev arkadaşım dün eve gelmedi. Erkek arkadaşının evinde kalmış olmalı.)
WOULD HAVE + V3:
-------------------------------
- I would have played with my cat more if I knew she had cancer. (Kedimin kanser olduğunu bilsem onunla daha çok oynardım.)
- I would have broken up with him earlier if I knew he was cheating on me. (Eğer beni aldattığını bilsem, ondan daha önce ayrılırdım.)
- I would have eaten less carbs if I knew I would gain so much weight. (Bu kadar kilo alacağımı bilsem, daha az karbonhidrat yerdim.)
- I would have taken a painkiller with me if I knew I would have such a terrible headache. (Bu kadar başımın ağrıyacağını bilsem, yanıma ağrı kesici alırdım.)
- I would not have responded to his text, but I think I still love him. (Mesajına cevap vermezdim ama sanırım onu hala seviyorum.)
COULD HAVE + V3:
-----------------------------
- I could have helped you with your furniture but you didn’t tell me you were moving. (Sana mobilyalar konusunda yardım edebilirdim ama bana taşınacağını söylemedin.)
- I could have passed this test but I wasn’t feeling well that day. (Bu sınavı geçerdim ama o gün kendimi iyi hissetmiyordum.)
- I could have made more money in 2008, but the economy was terrible. (2008’de daha çok para kazanabilirdim ama ekonomi berbattı.)
- I couldn't have done it without you. (Bunu sensiz yapamazdım.)
- I could have slept on the floor that night but the floor was so dirty so I slept on the couch. (O gece yerde uyuyabilirdim ama yerler çok pisti, ben de koltukta uyudum.)
0 Comments